Avrupa Parlamentosu üyeleri tarafından son dönemde, özellikle çelik sektörüne yönelik olarak, Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizmasının (SKDM) yeterli koruma sağlamayacağına dair endişelerin dile getirildiği yazılı soru önergeleri Avrupa Komisyonu'na yöneltilmektedir.
17 Mart 2025 tarihinde iletilen "Avrupa çelik sanayisinde kaynak kaydırmanın ele alınması ve SKDM'nin etkinliğinin sağlanması" başlıklı soru önergesinde özetle, Avrupa çelik sanayisinin içinde bulunduğu kritik duruma dikkat çekilmekte; SKDM'nin mevcut haliyle kaynak kaydırma (carbon leakage) ve etkisiz bırakılmaya açık olması sebebiyle durumun daha da kötüleşebileceği belirtilmektedir. İhracatçıların temiz üretimlerini AB'ye yönlendirirken, dış pazarlarda karbon yoğun üretim yöntemlerine devam etme imkânı buldukları; bunun rekabeti bozduğu ve küresel emisyon azaltımını zayıflattığı vurgulanmaktadır. Dolayısıyla Komisyon'dan, AB üreticilerinin rekabet dezavantajı yaşamasını önlemek amacıyla Çelik ve Metaller Eylem Planına acil önlemler dahil etmesi talep edilmektedir.
Soru önergesinde ayrıca,
-
Kaynak kaydırma sorununu gidermek ve SKDM'yi etkili bir karbonsuzlaştırma aracı haline getirmek için hangi önlemlerin planlandığı,
-
Avrupa'daki hurda bazlı elektrik ark ocaklarında (EAF) üretilen uzun ürünlere kıyasla daha karbon yoğun olmasına rağmen halihazırda herhangi bir SKDM yükümlülüğüne tabi olmayan doğrudan indirgenmiş demir (DRI) yöntemi ile üretilen uzun ürün ithalatının ele alınıp alınmayacağı,
-
Yüksek emisyonlu üreticilerin gerçek karbon ayak izlerini ortalama değerlerle gizlemelerini önlemek amacıyla, her ülkenin en kötü performans gösteren %10'luk dilimindeki tesislerin ortalama emisyon yoğunluğunu bildirmeyi teşvik edecek varsayılan değerler belirleme planları olup olmadığı sorulmuştur.
Komisyon adına İklim, Net Sıfır ve Temiz Büyümeden sorumlu Komiser Wopke Hoekstra tarafından 10 Haziran 2025 tarihinde verilen yanıtta;
-
SKDM Tüzüğünün Komisyonu 2027'den itibaren iki yılda bir yayımlanacak gözden geçirme raporlarında kaynak kaydırma riskini değerlendirmekle görevlendirdiği,
-
19 Mart 2025'te yayımlanan Çelik ve Metaller Eylem Planında, yıl sonundan önce daha genel bir SKDM gözden geçirmesinin parçası olarak etkisiz kılmaya yönelik strateji sunulacağının belirtildiği,
-
Riskin yüksek olduğu sektörlerde kapsamlı incelemeler yapılacağı,
-
DRI kullanılarak üretilen çelik ürünlerinin ithalatına ilişkin özel durumun farkında olunup olası önlemlerin değerlendirildiği,
-
Varsayılan değerler konusunun SKDM gözden geçirmesi kapsamında ele alınacağı ifade edilmiştir.
Ülkemiz tarafından 24 Şubat 2025 tarihinde Komisyon'a iletilen yazılı görüşte de yer verilen, AB Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) kapsamında serbest tahsisatlar için çelik ürünlerinin üretim metotlarına göre farklılaştırılmış referans değerlerin, daha karbon yoğun yöntemi daha avantajlı kıldığı hususu Avrupa Parlamentosu nezdinde de gündeme gelmiştir.
Ülkemiz görüşünde, daha karbon yoğun DRI yöntemiyle üretilen uzun ürünlerin ETS kapsamında serbest tahsisatlar için belirlenen referans değerler nedeniyle SKDM yükümlülüğüne tabi olmamasının ayrımcı uygulamaya yol açtığı, bunun AB'nin karbon azaltım hedeflerine ve "kirleten öder" ilkesine açıkça aykırı olduğu; ayrıca SKDM bağlamında Türkiye gibi EAF yöntemiyle daha az karbon yoğun üretim yapan ülkelerin ürünlerinin dezavantajlı konuma düştüğü vurgulanmaktadır.